Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz’ın başkanlığında toplanan Ekonomi Koordinasyon Kurulu (EKK), Türkiye’nin küresel ekonomik ve teknolojik dönüşüm sürecindeki stratejik konumunu ve sahip olduğu eşsiz avantajları güçlü bir şekilde vurguladı. Kurul tarafından yapılan açıklamada, ülkelerin gelecekteki rotasını belirleyecek olan temel unsurun, karşılaşılan zorluklara verilen anlık tepkilerin ötesinde, bu zorlukları fırsatlara dönüştürme yeteneği olduğu belirtildi. Türkiye’nin bu kritik dönüşüm sürecinde sahip olduğu genç ve dinamik nüfusu, güçlü sanayi ve üretim altyapısı, stratejik coğrafi konumu, Avrupa pazarıyla olan derin entegrasyonu ve Asya kıtasıyla giderek gelişen ilişkileri sayesinde küresel ölçekte önemli fırsatlara sahip olduğu kesin bir dille ifade edildi.
Küresel Ticarette Yeni Bir Dönem: Türkiye, Yapısal Reformlarla Rekabet Gücünü Artırıyor
Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz başkanlığında Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nde gerçekleştirilen ve geçen ay Giresun’da yapılan EKK toplantısının bir devamı niteliğindeki 2025 yılının üçüncü EKK toplantısının ardından yapılan yazılı açıklamada, küresel ticarette artan belirsizliklerin ve korumacılık eğilimlerinin, dış ticaret stratejilerinin yeniden şekillendirilmesini kaçınılmaz kıldığına dikkat çekildi. Açıklamada, tedarik zincirlerindeki köklü dönüşümün, üretim merkezlerinin yeniden konumlanmasının, teknolojik gelişmelerin inanılmaz bir hız kazanmasının ve dijitalleşmenin yaygınlaşmasının etkisiyle küresel ticaretin yepyeni bir döneme kesin olarak girdiği vurgulandı. Bu yeni ve dinamik dönemde ülkelerin başarısının, değişen koşullara hızlı ve etkin bir şekilde uyum sağlama, dayanıklı ve esnek bir ekonomi inşa etme ve küresel rekabette üstünlük sağlama becerilerine doğrudan bağlı olacağı kesin bir şekilde ifade edildi. EKK tarafından yapılan açıklamada, Türkiye’nin bu zorlu küresel ortamda sahip olduğu benzersiz avantajlara tekrar vurgu yapılarak, genç ve dinamik nüfus yapısının, köklü ve güçlü sanayi ile üretim altyapısının, kıtaların kesişim noktasındaki stratejik coğrafi konumunun, Avrupa pazarıyla olan derin ve köklü entegrasyonunun ve Asya kıtasıyla giderek derinleşen ve çeşitlenen ilişkilerinin, ülkeye küresel ölçekte hayati önem taşıyan fırsatlar sunduğu belirtildi. Türkiye’nin ekonomisinin temelini daha da güçlendirmek ve küresel rekabette kalıcı ve güçlü bir oyuncu olmak amacıyla, verimliliği sürekli olarak artırmaya, yatırım ortamını uluslararası standartlara uygun hale getirmeye ve ihracatı hem ürün çeşitliliği hem de pazar çeşitliliği açısından zenginleştirmeye yönelik yapısal reformların kararlılıkla hayata geçirilmeye devam edildiği kesin bir dille ifade edildi. Bu yapısal reformların, Türkiye’nin ekonomik istikrarını pekiştireceği, büyüme potansiyelini artıracağı ve küresel ticaretteki etkinliğini yükselteceği öngörülüyor.
Dış Ticaret Stratejileri Yeniden Şekilleniyor ve İşgücü Piyasasının İhtiyaçlarına Yönelik Politikalar Geliştiriliyor
Sağlam makroekonomik temeller üzerine inşa edilen, esnek ve çeşitlendirilmiş politikalar sayesinde Türkiye’nin bu küresel dönüşüm sürecini kendi lehine çevirme potansiyelinin oldukça yüksek olduğu belirtilen EKK açıklamasında, bu kapsamda gerçekleştirilen toplantıda ele alınan temel konular detaylandırıldı. Buna göre, toplantıda sanayi sektöründe üretimi sürekli olarak artırmaya, küresel rekabet gücünü yükseltmeye ve ihracatı nitelik ve nicelik olarak geliştirmeye yönelik kısa, orta ve uzun vadede hayata geçirilmesi planlanan somut tedbirler Kurul üyeleriyle en ince ayrıntısına kadar değerlendirildi. Ayrıca, küresel ticaret politikalarındaki giderek artan belirsizlikler ve korumacılık eğilimleri karşısında, Türkiye’nin dış ticaret politikasına stratejik ve uzun vadeli bir çerçeve kazandırmak amacıyla izlenecek yol haritası ve atılacak adımlar titizlikle ele alındı. Toplantıda işgücü piyasasındaki mevcut gelişmeler ve geleceğin çalışma modelleri de detaylı bir şekilde değerlendirilerek, işgücü piyasasının değişen ihtiyaçlarına yönelik olarak hayata geçirilmesi planlanan etkin politikalar Kurul üyeleriyle kapsamlı bir şekilde istişare edildi. Bu istişareler sonucunda, Türkiye’nin işgücü piyasasının dinamik yapısına uygun, esnek ve geleceğe yönelik politikaların geliştirilmesi ve uygulanması hedefleniyor. EKK’nın bu kapsamlı değerlendirmeleri, Türkiye’nin küresel ekonomik dönüşüm sürecinde proaktif bir yaklaşım sergilediğini ve ülkenin uzun vadeli ekonomik hedeflerine ulaşma konusundaki kararlılığını açıkça ortaya koyuyor.
Ekonomi Koordinasyon Kurulu’nun güçlü vurgusu, Türkiye’nin küresel ekonomik ve teknolojik dönüşüm sürecinde sahip olduğu stratejik avantajları ve bu avantajları kullanarak geleceğe güvenle ilerleme konusundaki kararlılığını net bir şekilde ortaya koyuyor. Genç ve dinamik nüfusu, güçlü sanayi altyapısı, stratejik konumu ve derinleşen uluslararası ilişkileriyle Türkiye, bu zorlu süreçte önemli fırsatları değerlendirme potansiyeline sahip. Uygulanmaya devam eden yapısal reformlar ve stratejik dış ticaret politikalarıyla Türkiye, küresel rekabette daha da güçlenerek ekonomik hedeflerine ulaşma yolunda emin adımlarla ilerleyecektir.