Ukrayna ile Rusya arasındaki beklenen İstanbul görüşmeleri öncesinde, Rus para birimi ruble, uluslararası döviz piyasalarında adeta bir fırtına estirerek son iki yılın en yüksek seviyesine ulaştı. Müzakerecilerin, Moskova ve Kiev arasında 2022 yılından bu yana yapılması beklenen ilk yüz yüze doğrudan görüşmeler için Türkiye’ye gelmesiyle birlikte, ruble, ABD doları karşısında inanılmaz bir güçlenme gösterdi ve Rusya iç piyasasında döviz talebinde gözle görülür bir azalma yaşandı. Bu beklenmedik yükseliş, küresel finans çevrelerinde şaşkınlık yaratırken, Ukrayna’daki savaşın geleceği ve uluslararası ilişkiler üzerindeki etkileriyle ilgili yeni spekülasyonları da beraberinde getirdi. Ruble’nin bu ani ve güçlü tırmanışı, sadece ekonomik bir olay olmanın ötesinde, jeopolitik gelişmelerin para piyasaları üzerindeki derin ve karmaşık etkisini de çarpıcı bir şekilde gözler önüne seriyor.
Rusya’nın Stratejik Hamleleri ve Küresel Belirsizliklerin Gölgesinde Ruble’nin Zaferi
Ruble’nin bu yıl sergilediği olağanüstü performansın arkasında, ABD Başkanı Donald Trump’ın çatışmaları sona erdirme yönündeki açıklamalarıyla birlikte Kremlin’in Ukrayna’daki savaşına son verebileceği yönündeki artan iyimserlik önemli bir rol oynadı. Bu iyimser hava, uluslararası yatırımcıların Rus varlıklarına olan ilgisini yeniden canlandırırken, ruble üzerinde yukarı yönlü bir baskı oluşturdu. Rusya Merkez Bankası’nın Çarşamba günü geç saatlerde yayımladığı dikkat çekici bir raporda, döviz için iç talepte belirgin bir hafifleme olduğuna dair net işaretler olduğu da ifade edildi. Bu durum, Rus ekonomisindeki bazı dengelenme sinyalleri olarak yorumlanabilir. Rusya Merkez Bankası’nın resmi verilerine göre, ruble yerel piyasada ABD doları karşısında 80,2237 seviyesine kadar yükselerek, 31 Mayıs 2023 tarihinden bu yana kaydedilen en güçlü seviyeye ulaştı. Merkez bankası, ABD’nin Moskova Borsası’na yaptırım uyguladığı Haziran ayından bu yana döviz kurunu hesaplamak için bankalar arası işlemleri kullanmaya devam ediyor. Rusya Merkez Bankası’na göre, ruble’nin bu etkileyici kazançlarını destekleyen bir diğer önemli faktör ise, jeopolitik durumda iyileşme beklentilerinin yanı sıra, ihracatçılardan gelen istikrarlı döviz arzı ve uygulanan yüksek faiz oranları oldu. Rusya Merkez Bankası, ülkedeki enflasyonu kontrol altına almak amacıyla rekor düzeyde yüksek bir faiz oranını ısrarla koruyarak, “carry trade” işlemleri ve yerel para biriminin değer kazanması için oldukça elverişli bir ortam yaratmış durumda. Merkez Bankası’nın Çarşamba günkü kapsamlı raporunda ayrıca, Rusya’da yabancı para birimine olan talebin giderek azaldığı ve Moskova Borsası’na uygulanan yaptırımlar ile dolar ve euro ticaretinin durdurulmasından bu yana en düşük seviyeye gerilediği de açıkça belirtildi. Bu durum, Rus vatandaşlarının ve şirketlerinin döviz talebinde bir düşüş yaşandığını ve rubleye olan güvenin arttığını gösterebilir. Merkez bankası verilerine göre, petrol fiyatlarındaki önemli düşüşe rağmen, ihracatla ilgili döviz satışları sadece %2 gibi sınırlı bir oranda azaldı. Bu da, Rus ihracatçılarının elde ettikleri döviz gelirlerini istikrarlı bir şekilde rubleye çevirmeye devam ettiklerini ve ruble’ye olan güvenlerinin sürdüğünü ortaya koyuyor. Küresel tezgah üstü piyasada ise ruble, bu yıl inanılmaz bir performans sergileyerek %40’tan fazla değer kazandı ve en iyi performans gösteren varlık olarak güvenli liman olarak bilinen altını bile geride bıraktı. Bu şaşırtıcı yükseliş, ruble’nin uluslararası yatırımcılar nezdindeki algısını önemli ölçüde değiştirirken, Rus ekonomisinin beklenenden daha dirençli olduğu yönündeki görüşleri de güçlendiriyor.
İstanbul’daki Kritik Görüşmeler ve Ruble’nin Geleceği: Belirsizlikler Sürüyor
Ukrayna ile Rusya arasındaki İstanbul’da gerçekleşmesi beklenen doğrudan görüşmeler, uluslararası kamuoyunun ve finans piyasalarının odak noktası haline gelmiş durumda. Bu görüşmelerden çıkacak olası sonuçlar, sadece iki ülke arasındaki çatışmanın geleceğini değil, aynı zamanda küresel ekonomik ve siyasi dengeleri de derinden etkileme potansiyeline sahip. Ruble’nin son dönemdeki güçlü yükselişi, bu görüşmelerden olumlu bir sonuç çıkacağı yönündeki beklentileri yansıtıyor olabilir. Ancak, görüşmelerin seyrine ve sonuçlarına dair belirsizlikler hala devam ediyor. Görüşmelerden olumsuz bir sonuç çıkması veya gerginliğin yeniden tırmanması durumunda, ruble üzerindeki bu olumlu havanın tersine dönme riski de bulunuyor. Rusya ekonomisine uygulanan uluslararası yaptırımlar ve küresel enerji piyasalarındaki dalgalanmalar da ruble’nin geleceği üzerinde etkili olmaya devam edecek önemli faktörler arasında yer alıyor. Rusya Merkez Bankası’nın enflasyonu kontrol altına alma çabaları ve uyguladığı sıkı para politikası, ruble’yi destekleyen unsurlar olmaya devam etse de, jeopolitik riskler ve küresel ekonomik belirsizlikler ruble’nin istikrarı üzerinde potansiyel tehditler oluşturmayı sürdürüyor. Bu nedenle, ruble’nin tırmanışının ne kadar sürdürülebilir olduğu ve İstanbul görüşmelerinden çıkacak sonuçların bu trendi nasıl etkileyeceği yakından takip edilmesi gereken kritik bir konu olarak öne çıkıyor. Uluslararası yatırımcılar ve analistler, İstanbul’daki görüşmelerden gelecek haber akışını ve Rusya’nın ekonomik politikalarındaki olası değişiklikleri dikkatle izleyerek, ruble’nin gelecekteki seyri hakkında daha net bir öngörüde bulunmaya çalışacaklar.
Ruble’nin Ukrayna ile beklenen İstanbul görüşmeleri öncesinde kaydettiği inanılmaz yükseliş, döviz piyasalarında şaşkınlık yaratırken, jeopolitik gelişmelerin para birimleri üzerindeki güçlü etkisini bir kez daha gözler önüne seriyor. Rusya’nın stratejik hamleleri ve küresel belirsizliklerin ortasında ruble’nin gösterdiği bu direnç, uluslararası yatırımcıların ve analistlerin dikkatini çekiyor. Ancak, İstanbul’daki görüşmelerin sonuçları ve küresel ekonomik gelişmeler, ruble’nin gelecekteki seyrini belirleyecek önemli faktörler olmaya devam edecek.