Sınır Kalkıyor, Peki Zamlar Nasıl Hesaplanacak?

Yüzde 25 zam sınırı kalktıktan sonra, kira artış oranları Tüketici Fiyat Endeksi (TÜFE)‘ne göre belirlenecek. Bu da, 2023 ve 2024 yılları için TÜFE’deki toplam artış oranı üzerinden zam yapılacağı anlamına geliyor.

Örnek Hesaplama:

• 2023 yılı için TÜFE yıllık ortalaması %64,27
• 2024 yılı için ilk 5 ayın TÜFE ortalaması (Mayıs ayı enflasyon verileri henüz açıklanmamış olsa da) %20 civarında olması bekleniyor.

Bu durumda, 2023 ve 2024 yılları için toplam TÜFE artış oranı yaklaşık %84,27 olarak hesaplanabilir. Bu da, kiranın %84,27 oranında artabileceği anlamına geliyor.

Ancak dikkat edilmesi gereken önemli bir nokta var: Bu hesaplama sadece bir örnektir. TÜFE’deki artış oranları her yıl ve her ay değişiklik gösterebilir. Bu nedenle, kira artışı hesaplanırken güncel TÜFE verileri kullanılmalıdır.

Kiralık Piyasasını Neler Bekliyor?

Yüzde 25 zam sınırının kalkması, kiralık ev piyasasında farklı etkiler yaratabilir. Bir yandan, ev sahipleri kira gelirlerinde artış bekleyebilir. Diğer yandan, kiracılar yüksek zamlarla karşılaşabilir ve bu durum kira ödemelerinde zorlanmalarına neden olabilir.

Kiracılar Ne Yapabilir?

Yüzde 25 zam sınırının kalkmasıyla birlikte kiracıların haklarını iyi bilmeleri ve kira sözleşmelerini dikkatlice incelemeleri önemlidir. Kira artışı hesaplanırken kullanılan TÜFE verilerinin doğruluğunu kontrol etmeli, gerekirse bir uzmandan yardım almalıdırlar.

Ev Sahipleri Ne Yapabilir?

Ev sahipleri, kiracılarıyla açık ve şeffaf bir iletişim kurarak kira artışı konusunda uzlaşmaya çalışmalıdırlar. Ayrıca, kira artış oranını belirlerken piyasa koşullarını da göz önünde bulundurmalıdırlar.

Yüzde 25 kira zam sınırının kalkması, hem kiracıları hem de ev sahiplerini etkileyecek önemli bir gelişmedir. Bu yeni dönemde, her iki tarafın da haklarını ve sorumluluklarını bilmeleri ve birbirleriyle açık bir iletişim kurmaları önemlidir.

2 Temmuz’dan itibaren kira zamları nasıl belirlenecek?

• Yeni dönemde kira zamları, TÜFE’nin 12 aylık ortalamasına göre belirlenecek.
• Temmuz ayında açıklanacak enflasyon rakamı, kira artış oranının üst sınırı olacak.
• 1 Temmuz’da kira sözleşmelerini yenileyen kiracılar, yasalara göre bir yıl daha yüzde 25 zamlı kira ödeyecek.
• 2 Temmuz ve sonrasında kira sözleşmelerini yenileyen kiracılar ise enflasyon ortalamasına göre zamlanmış kira bedellerini ödeyecek.

Yüzde 25 Sınırının Kaldırılması Ne Anlama Geliyor?

• Yüzde 25 sınırının kaldırılması, ev sahiplerine daha fazla zam yapma imkanı sunacak.
• Bu durum, kiracılar için kira bedellerinde artışa yol açabilir.
• Kira artışlarının ne kadar olacağı, enflasyon oranına bağlı olacak.

Yeni Dönemde Ev Sahipleri ve Kiracılar Ne Yapmalı?

• Ev Sahipleri: Kira sözleşmelerini 2 Temmuz’dan sonra yenilemek için kiracılarla iletişime geçebilirsiniz. Yeni kira bedellerini belirlerken, enflasyon rakamlarını ve bölgedeki emsal kira bedellerini göz önünde bulundurabilirsiniz.
• Kiracılar: Kira sözleşmenizin sona ermesine yakın bir tarihteyseniz, yeni kira bedellerini araştırmaya başlamalısınız. Farklı seçenekleri karşılaştırarak, bütçenize en uygun kiracıyı bulabilirsiniz.

Kirada Yüzde 25 Zam Sınırının Kaldırılması Tartışmaları:

Yüzde 25 sınırının kaldırılması, kamuoyunda farklı görüşlere yol açıyor.

Bazıları, bu sınırlamanın kiracıları koruduğunu ve kaldırılmaması gerektiğini savunurken,

diğerleri ise bu sınırlamanın kira arzını kısıtladığını ve kaldırılması gerektiğini savunuyor.

Kirada yüzde 25 zam sınırı kalkıyor ve bu durum, hem ev sahiplerini hem de kiracıları yeni bir döneme hazırlıyor. Yeni dönemde kira zamları enflasyon oranına göre belirlenecek. Ev sahipleri ve kiracılar, bu yeni duruma göre hazırlıklarını yapmalı ve haklarını korumalıdır.

1- Aidat zamları nasıl belirlenir, üst sınır var mı?

Yönetim şirketleri, yönetim kurulları tek başına aidat zammı belirleyemiyor. Önce genel kurul toplantısı yapılması gerekiyor. Ne var ki çoğunlukla bu toplantılara yeterli katılım olmuyor ve süreç şöyle ilerliyor; 600 konutluk bir sitede ilk genel kurula 301 temsilcinin katılması gerekse de çoğunluk bulunamıyor. Bu defa ikinci genel kurul çoğunluk aranmadan yapılıyor. Söz gelimi 60 kişinin katıldığı toplantıda 31 kişinin aldığı kararla zamlar belirleniyor.

Bu nedenle kat maliklerinin genel kurula katılması çok önemli. Böylece zam oranlarının neye göre belirlendiğini görebilir, itirazlarınızı iletebilirsiniz. Burada önemli bir nokta da şu; kurula sadece ev sahipleri katılabiliyor, kiracılar ancak ev sahibinden vekalet alırsa katılım gösterebiliyor.

Gelelim zam sınırına… Aidatlarda kira artışlarındaki gibi yasal bir sınırlama yok. Her sitede verilen hizmetler ve yönetilen alan büyüklükleri çok farklı olduğu için böyle bir sınırlama mümkün görünmüyor.

2- Aidat zamları ne kadar olacak?

Asgari ücretin 2023 yılı için 5 bin 500 TL olarak belirlenmesi, aidat zamlarında da artışa neden olacak. Yönetim şirketleri, personel maaşlarını karşılamak için zam oranını en az yüzde 30 olarak öngörüyor. Ancak bu oran, sitenin büyüklüğüne, verilen hizmetlere ve giderlere göre değişebilir.

3- Aidat zamlarına itiraz edilir mi?

Evet, aidat zamlarına itiraz edilebilir. Bunun için genel kurul kararına karşı 15 gün içinde mahkemeye dava açılabilir. Ancak davayı kazanmanız durumunda bile, genel kurulda alınan kararın geri alınması mümkün olmayabilir.

4- Kiracılar aidat zamlarından etkilenir mi?

Evet, kiracılar da aidat zamlarından etkilenir. Çünkü kira bedelleri, apartman ve site giderlerini karşılamak için kullanılır. Aidat zamları artarsa, kira bedellerinde de artış olması beklenir.

Yeni yılla birlikte aidat zamları milyonlarca kiracıyı yakından ilgilendirecek. Kiracılar, aidat zamlarının ne kadar olacağını ve bu zamların kendileri üzerindeki etkilerini yakından takip etmeli.

Arabuluculuk uygulamasıyla anlaşma oranı arttı

Ancak, 2023 yılında yürürlüğe giren kiracı – ev sahibi arabuluculuk uygulamasıyla birlikte bu tabloda önemli bir değişiklik yaşanmaya başladı. Arabuluculuk uygulamasıyla birlikte, taraflar arasında yaşanan anlaşmazlıklar daha kolay çözüme kavuşmaya başladı.

Arabulucu Avukat Umut Metin: “Anlaşma oranı %70’e varan bir seviyeye çıktı”

Arabulucu Avukat Umut Metin, konu ile ilgili yaptığı açıklamada, “75 günlük süre içerisinde açılan toplam dava 9 bin. Bu daha önce 63 bin seviyesindeydi. Arabuluculukla birlikte bu sayı 9 bine geriledi. Arabuluculuk 53 bin davayı engellemiş oldu. Yapılan başvuru sayısı 62 bin 348. Bunun 17 bin 200 ünde anlaşma var. 9 bininde anlaşmama var. Her 3 başvurudan ikisinde anlaşma olduğunu görüyoruz. Daha önce yaptığım açıklamalar sırasında arabuluculuk ile anlaşma oranı %50 düzeyindeydi ve bu oranın yukarı çıkacağını öngörmekteydim. Şu an %70 e varan bir anlaşma oranı var” dedi.

Kira bedeli konusunda farklı çözümler üretiliyor

Arabuluculuk görüşmelerinde taraflar arasında farklı çözümler üretildiğini belirterek, “Kira bedeli konusunda taraflar arasında uyuşmazlık yaşanırsa, arabulucu farklı çözümler üretebiliyor. Örneğin, kiracı kira bedelini zamsız ödeyebilir, kiracı kira bedelini ara zam yapabilir, kiracı kira bedelini indirimli ödeyebilir, kiracı kira bedelini belirli bir süre için sabit tutabilir. Arabuluculuk sayesinde taraflar, kendileri için en uygun çözümü bulabiliyor” ifadelerini kullandı.

Kefilin arabuluculuk görüşmelerine katılması gerekiyor

Kefilin de arabuluculuk görüşmelerine katılması gerektiğini belirterek, “Kira bedeli konusunda uyuşmazlık yaşanırsa, kefilin de arabuluculuk görüşmelerine katılması gerekiyor. Çünkü, kira bedeli kefilin de sorumluluğundadır. Kefilin de arabuluculuk görüşmelerine katılması, sorunun çözümüne katkı sağlayabilir” dedi.

Arabuluculuk uygulamasının olumlu etkileri

Arabuluculuk uygulamasının kiracı – ev sahibi ilişkilerinde olumlu etkileri olduğunu belirten Metin, “Arabuluculuk uygulaması sayesinde, taraflar arasında anlaşmazlıklar daha kolay çözüme kavuşuyor. Bu durum, hem kiracıların hem de ev sahiplerinin haklarını korumaya yardımcı oluyor. Ayrıca, arabuluculuk uygulaması, mahkemelerde bekleyen dava sayısının azalmasına da katkı sağlıyor” ifadelerini kullandı.