Sakarya Gaz Sahası’nda günlük üretim 5,5 milyon metreküpe ulaştı: 2016 yılında geliştirilen Milli Enerji ve Maden Politikası kapsamında 4 gemiden oluşan filoyla çalışmalar yürütülen Sakarya Gaz Sahası’nda günlük üretim 5,5 milyon metreküpe çıkarıldı. Bu sayede 2,4 milyon evin doğal gaz ihtiyacı Sakarya Gaz Sahası’ndan karşılanabiliyor.

Hedef 10 Milyon Metreküp: Hedef, Ağustos ayında üretimi 6 milyon metreküpe, 2025 başında ise 10 milyon metreküpe çıkarmak. Bayraktar, Karadeniz’de rezerv artırma çalışmaları ve yeni lokasyonlarda petrol ve doğal gaz arama faaliyetlerinin de devam ettiğini belirtti.

Akkuyu NGS’de Testlere Başlanacak: Akkuyu Nükleer Güç Santrali’nde (NGS) 4 reaktörün inşası devam ediyor. İlk reaktörün testlerine bu yıl içinde başlanması ve 2028’e kadar 4 reaktörün birer yıl arayla devreye alınması hedefleniyor. Tam kapasiteye ulaştığında Türkiye’nin elektrik ihtiyacının yüzde 10’u karşılanacak ve yıllık 7 milyar metreküp doğal gaz ithalatı azalacak.

Uzun Vadeli Hedef: 20 Bin Megavat Nükleer Güç: Uzun vadeli planda nükleer enerjide 20 bin megavat kurulu güce ihtiyaç duyuluyor. Sinop ve Trakya’da büyük ölçekli nükleer santraller planlanırken, küçük modüler reaktör alanına da girilmesi hedefleniyor.

Gabar’da Günlük 100 Bin Varil Hedefi: Şırnak Gabar Dağı’nda 41 kuyuda 45 bin varillik üretim yapılıyor. Hedef, üretimi 100 bin varilin üzerine çıkarmak ve yıllık 3 milyar dolarlık bir katkı sağlamak. Gabar dışında Diyarbakır, Batman ve Adıyaman’da da petrol üretim faaliyetleri devam ediyor.

Türkiye’nin Toplam Petrol ve Doğal Gaz Üretimi 250 Bin Varil: Türkiye’nin yurt içi ve yurt dışındaki petrol ve doğal gaz üretimi toplamda 250 bin varil seviyesine ulaştı. Bakan Bayraktar, Irak ve Azerbaycan’daki ortak projelerden de bahsederek Türkiye’nin enerjide uluslararası alanda da aktif bir rol oynadığını vurguladı.

Elektrik Faturasında Devlet Desteği: Elektrik tarifesinde yapılan fiyat değişikliğine ilişkin de açıklama yapan Bayraktar, pandemi sonrası emtia ve enerjide fiyat artışlarının bu duruma yol açtığını söyledi. Devletin vatandaşları korumak için 293 milyar lira doğal gaz ve 291 milyar lira elektrik olmak üzere toplamda 584 milyar liralık bir destek programı uyguladığını da kaydetti.

Türkiye, milli enerji ve maden politikası kapsamında önemli yatırımlar yaparak enerjide dışa bağımlılığını azaltmaya ve yerli kaynak kullanımını artırmaya devam ediyor. Sakarya Gaz Sahası’ndaki artan üretim, Akkuyu NGS’de son aşamaya gelinen çalışmalar ve Gabar’daki petrol arama faaliyetleri bu hedefe ulaşmada önemli rol oynuyor.

Anlaşma gerçekleşirse, Türkiye LNG tedarikinde önemli bir çeşitlendirme sağlayacak ve tek bir tedarikçiye bağımlılığını azaltacak. Bu sayede Türkiye’nin enerji güvenliği ve pazarlık gücü de artacak.

Görüşmelerin 10 yıllık bir anlaşma için yapılması planlanıyor. Anlaşmanın gerçekleşmesi halinde Türkiye’ye yılda 2,5 milyon ton LNG sağlanacak. Bu miktar, Türkiye’nin yıllık LNG ihtiyacının yaklaşık %10’unu karşılayacak.

Bakan Bayraktar, Türkiye’nin tedarik güvenliğini sağlamak için farklı kaynaklardan gaz alımı seçeneklerini değerlendirdiklerini söyledi. Bayraktar, “Tedarik güvenliği için bir yerden gaz almamız gerekiyor. Bu Rusya olabilir, Azerbaycan olabilir, İran olabilir veya LNG seçenekleri olabilir. Rekabetçi bir noktadan değerlendirmemiz gerekiyor.” dedi.

Türkiye’nin ilk nükleer santrali Akkuyu’nun yapımında Rusya ile işbirliği halinde olduklarını anımsatan Bayraktar, Karadeniz’de benzer bir nükleer projeye Rusya’nın yanı sıra, Güney Kore’nin de ciddi ilgisi olduğunu söyledi.

Bakan Bayraktar, Türkiye’nin Karadeniz’de doğal gaz, Güneydoğu’da da petrol çıkarıp işlettiğini aktardı. Bayraktar, bu yıl sonunda Karadeniz’de doğal gazın yanı sıra petrol aranacağını da ifade etti.

Bakan Bayraktar’ın açıklamaları, Türkiye’nin enerjide dışa bağımlılığını azaltmak için kararlı olduğunu gösteriyor. Yürütülen bu projeler, Türkiye’nin enerji güvenliğini ve pazarlık gücünü önemli ölçüde artırabilir.

Faiz İndirimi Beklentisi ve Çin Verileri Emtiayı Destekledi:

• Fed Başkanı Jerome Powell’ın “para politikasını gevşetmek için gereken güvenden uzak olmadıklarını” söylemesi emtia fiyatlarını yukarı çekti.
• Çin’de şubatta yıllık bazda ihracat ve ithalat tahminleri aşarak emtia talebinin arttığını gösterdi.

Altın Tarihi Zirveye Çıktı:

• Altın onsu, geçen hafta 2 bin 195 dolarla rekor seviyeyi gördü ve yüzde 4,6 değer kazandı.
• Gümüş, platin ve paladyum da önemli yükselişler kaydetti.

Petrol ve Doğal Gazda Düşüş:

• Brent petrol yüzde 2, New York Ticaret Borsası’nda işlem gören doğal gaz ise yüzde 1,4 azalışla haftayı tamamladı.
• ABD’de talebin azalması ve arzın artması petrol ve doğal gaz fiyatlarını aşağı çekti.

Bakır ve Nikel Fiyatları Yükseldi:

• Bakır yüzde 0,8, nikel yüzde 2 değer kazandı.
• Çin’de bakır izabe tesislerinin üretimi azaltacağına dair haberler bakırda arz endişelerini tetikledi.
• Endonezyalı bir nikel üreticisinin Londra Metal Borsası’nda teslimat markası olma başvurusu nikel fiyatlarını yükseltti.

Tarım Ürünlerinde Karışık Görünüm:

• Buğday ve pirinç fiyatları düşerken, mısır ve soya fasulyesi fiyatları yükseldi.
• Rus buğdayının ucuz olması ve Çin’in ABD’den buğday alımlarını iptal edebileceğine dair haberler buğday fiyatlarını olumsuz etkiledi.
• Brezilya’da soya fasulyesi ihracatının artması soya fasulyesine olan talebi gösterdi.

Kakao Fiyatları Tarihi Zirvede:

• Kakao fiyatları yüzde 1,1 artarak 6 bin 677 dolarla tarihi zirveyi gördü.

Emtia piyasasında geçen hafta yaşanan ralli, Fed’in faiz indirimi beklentileri ve Çin’den gelen güçlü verilerle desteklendi. Altın ve kakao fiyatları tarihi zirveye çıkarken, petrol ve doğal gazda düşüş yaşandı. Tarım ürünlerinde ise fiyatlar karışık bir seyir izledi.

Fiyat Hareketleri:

• Cuma günü 82,45 dolara kadar yükselen Brent petrolün varil fiyatı, günü 82,19 dolar seviyesinde tamamladı.
• Bugün saat 09.59 itibarıyla kapanışa göre yüzde 0,30 düşüşle 81,94 dolar oldu.
• Aynı dakikalarda Batı Teksas türü (WTI) ham petrolün varili 76,59 dolardan alıcı buldu.

Yükseliş ve Düşüş Faktörleri:

• Yükseliş:
  • Kızıldeniz’de devam eden gerginlik
  • Orta Doğu’daki çatışmalar
  • İsrail’in Gazze’ye saldırı planı
• Düşüş:
  • Yatırımcıların kar satışları
  • ABD’de petrol ve doğal gaz üretiminde artış beklentisi

Beklentiler:

• Bu hafta OPEC ve IEA’nın petrol piyasasına ilişkin aylık raporu yayımlanacak.
• Raporda üretime ve talebe dair verilerin fiyatlar üzerinde etkili olması bekleniyor.
• Brent petrolde gün içinde teknik olarak 82,13 ile 82,34 dolar aralığının direnç, 81,43 ile 81,29 dolar aralığının ise destek bölgesi olarak izlenebileceği belirtiliyor.

ABD’de İş Gücü Piyasası Sıkılığını Korudu

Dün, ABD’de açıklanan verilere göre, ADP özel sektör istihdamı, geçen yılın aralık ayında 164 bin kişiyle piyasa beklentilerinin üzerinde artış kaydetti. Ücret artışındaki yavaşlama ise Eylül 2022’den bu yana sürerken, yıllık ücret geçen yılın son ayında yüzde 5,4 arttı.

ABD’de ilk kez işsizlik maaşı başvurusunda bulunanların sayısı da 30 Aralık ile biten haftada 202 bine gerileyerek piyasa beklentilerinin altında gerçekleşti.

Ülkede hizmet sektörü Satınalma Yöneticileri Endeksi (PMI) ise geçen yıl aralıkta 0,6 puan artışla 51,4’e çıkarken, imalat ve hizmet sektörlerini kapsayan bileşik PMI aynı dönemde 0,2 puan artarak 50,9’a yükseldi.

Analistler, beklenenden fazla artan özel sektör istihdamı ile öngörülenden çok azalan işsizlik maaşı başvurularının ABD’de iş gücü piyasasının gücünü koruduğunu gösterdiğini belirtti.

Fed’in Faiz İndirimlerine Başlama İhtimali Geriledi

ABD’de bugün açıklanacak istihdam raporunun yatırımcıların odağında olduğunu vurgulayan analistler, söz konusu verilerin iş gücü piyasasının durumuna ilişkin daha fazla bilgi sağlayacağını ve verinin açıklanmasıyla birlikte piyasalarda oynaklığın artmasının beklendiğini ifade etti.

Söz konusu verilerin ardından, para piyasalarındaki fiyatlamalarda Fed’in mart toplantısında faiz indirimlerine başlama ihtimali hafta başına göre 20 baz puan azalarak yüzde 65’e geriledi.

Fed’in faiz indirimlerine öngörülenden daha geç başlayabileceğine yönelik ihtimallerin güçlenmesi tahvil piyasalarında satış baskısına neden olurken, ABD 10 yıllık tahvil faizi, yılbaşından bu yana toplamda 12 baz puan artış kaydederek tekrar yüzde 4 seviyesinin üzerine çıktı.

Döviz ve Emtia Piyasalarında Durgunluk

Dün, dolar endeksi yüzde 0,1 azalışla 102,4 seviyesinden günü tamamlarken, euro/dolar paritesi yüzde 0,2 artışla 1,132 seviyesinde bulunuyor.

Altının ons fiyatı 2 bin 45 dolardan işlem görürken, Brent petrolün varil fiyatı yüzde 0,4 değer kazancıyla 77,9 dolarda seyrediyor.

Borsa İstanbul Yüzde 1,83 Yükseldi

Yurt içinde dün alış ağırlıklı bir seyir izleyen Borsa İstanbul’da BIST 100 endeksi, günü yüzde 1,83 yükselişle 7.547,84 puandan tamamladı.

Dolar/TL, dün önceki kapanışının hemen altında 29,7574’ten günü kapatmasının ardından bugün bankalararası piyasanın açılışında 29,8780 seviyesinden işlem görüyor.

Analistler: Bugün ABD İstihdam Raporu Ön Planda

Analistler, bugün yurt içinde haftalık para ve banka istatistikleri, yurt dışında ise ABD’de istihdam raporu başta olmak üzere yoğun veri gündeminin takip edileceğini aktararak, teknik açıdan BIST 100 endeksinde 7.600 ve 7.700 puanın direnç, 7.500 ve 7.400 seviyelerinin destek konumunda olduğunu bildirdi.

Kırklareli ve Tekirdağ’da Yeni Petrol Sahaları

Kırklareli ve Tekirdağ’da bulunan sahaların ruhsat sürelerinin uzatılması, bu bölgelerde petrol arama çalışmalarının yoğunlaşmasına yol açacak. Bu durum, bölgenin petrol potansiyelinin ortaya çıkarılması açısından önemli bir adım.

Kırklareli ve Tekirdağ, Türkiye’nin petrol üretiminde önemli bir potansiyele sahip bölgeler. Bu bölgelerde yapılan çalışmalarda, petrol ve doğal gaz rezervleri tespit edilmişti. Ruhsat sürelerinin uzatılması, bu rezervlerin değerlendirilmesine olanak sağlayacak.

Diyarbakır’da Ham Petrol Keşfi

Diyarbakır’daki sahada ise 2022 yılında ham petrol keşfi yapılmıştı. Bu keşif, Türkiye’nin petrol üretiminde önemli bir dönüm noktası oldu.

Ruhsat süresinin uzatılması, Diyarbakır’daki keşfin ticari değerlendirilmesinin yapılmasına ve sahanın geliştirilmesine olanak sağlayacak. Bu durum, Türkiye’nin petrol üretiminde yeni bir rekor kırmasına katkıda bulunabilir.

Batman ve Siirt’te Petrol Üretiminin Artması

Batman ve Siirt’teki sahalarda ise halihazırda petrol üretimi yapılıyor. Ruhsat sürelerinin uzatılması, bu sahalarda üretimin artmasına ve ülke ekonomisine daha fazla katkı sağlanmasına yardımcı olacak.

Türkiye, son yıllarda petrol arama çalışmalarına büyük önem veriyor. Bu çalışmaların sonucunda, birçok yeni petrol ve doğal gaz rezervi tespit edildi. Ruhsat sürelerinin uzatılması, bu rezervlerin değerlendirilmesine ve Türkiye’nin petrol üretiminin artmasına önemli katkılar sağlayacak.

TPAO’nun sosyal medya hesabından yapılan paylaşımda, Gabar bölgesinde günlük 25 bin varil petrol üretimine ulaşıldığı aktarılarak, “Enerjide bağımsız Türkiye hedefimize doğru, ay yıldızlı bayrağımızın gölgesinde dağ taş, gece gündüz demeden tüm ekibimizle görevdeyiz” denildi.

Petrol sahasındaki çalışmaların aktarıldığı videoda konuşan TPAO Genel Müdürü Melih Han Bilgin, “Ülkemiz ekonomisi ve kurumumuz için büyük bir değer üretilmeye devam ediyor. Yıl sonuna kadar hedefimiz günlük üretimimizi sadece Gabar projesinden 35 bin varile çıkartmak. 2024 yılı sonu için hedefimiz ise sadece Gabar projesinde günlük 100 bin varil üretim. Biz bu hedefi gerçekleştirebilmek için var gücümüzle, bütün takımımızla gece gündüz çalışıyoruz” dedi.

Gabar’da günlük 25 bin varil petrol üretimi, Türkiye’nin enerjide bağımsızlığı için önemli bir adım. TPAO’nun hedeflerinin gerçekleşmesi durumunda, Türkiye enerjide daha da bağımsız bir ülke haline gelecek.

Gabar’da üretim başladı

Gabar Dağı’nda 2022 yılında başlayan petrol arama çalışmaları, TPAO’nun başarılı çalışmaları sonucu meyvesini vermeye başladı. Gabar’da günlük 25 bin varil petrol üretimi gerçekleştiriliyor. Bu üretim, Türkiye’nin petrol ihtiyacının yaklaşık %1’ini karşılıyor.

Hedef 100 bin varil

TPAO, Gabar’da üretim kapasitesini artırmayı hedefliyor. Yıl sonu itibarıyla bu rakamın 35 bin varile, önümüzdeki yıl sonunda ise 100 bin varile çıkarılması planlanıyor. Bu hedefin gerçekleşmesi halinde, Gabar Dağı, Türkiye’nin en önemli petrol üretim merkezlerinden biri haline gelecek.

Gabar Dağı’ndaki petrol üretimi, Türkiye ekonomisine önemli katkılar sağlayacak. Bu üretim, Türkiye’nin enerji dışa bağımlılığını azaltacak ve ihracat gelirlerini artıracak. Ayrıca, Gabar Dağı’ndaki petrol üretimi, bölgenin kalkınmasına da önemli katkılar sağlayacak.

Gabar Dağı’ndaki petrol üretimi, Türkiye için sevindiren bir gelişme. Bu gelişme, Türkiye ekonomisine ve bölgenin kalkınmasına önemli katkılar sağlayacak.

Petrol fiyatlarının yükselişi

ABD ham petrolü, piyasaların Cumartesi günü başlayan İsrail ile Hamas arasında yaşanan çatışmayla Pazartesi günü yüzde 4,3 yükseldikten sonra varil başına 86 dolar civarında işlem gördü. İsrail, Gazze’ye havadan ve denizden saldırırken 300 binden fazla yedek askerden oluşan bugüne kadarki en büyük seferberliğini duyurdu ve Başbakan Benjamin Netanyahu “Ortadoğu’yu değiştirme” sözü verdi.

Petrol fiyatlarının sakinleşmesi

Çatışmanın ardından petrol fiyatlarının yükselişi devam etmedi. Salı günü, ABD ham petrolü yüzde 1,3 düştü ve varil başına 84,2 dolarda işlem gördü.

Petrol fiyatlarının yükselişinin nedenleri

Petrol fiyatlarının yükselişinin birkaç nedeni var. Birincisi, çatışmanın Orta Doğu’da arz kesintilerine yol açabileceği endişesi. İkincisi, çatışmanın küresel ekonomiyi sarsabileceği endişesi. Üçüncüsü, çatışmanın petrolün volatilitesini artırması.

Petrol fiyatlarının yükselişinin etkileri

Petrol fiyatlarının yükselişi, tüketiciler ve işletmeler için maliyetleri artırabilir. Ayrıca, küresel ekonomiyi yavaşlatabilir.

Petrol fiyatlarının sakinleşmesinin nedenleri

Petrol fiyatlarının sakinleşmesinin birkaç nedeni var. Birincisi, çatışmanın henüz ciddi bir arz kesintisine yol açmadığı anlaşılıyor. İkincisi, küresel ekonomik büyümeye dair endişeler artıyor. Üçüncüsü, piyasalar çatışmanın kısa sürebileceğini tahmin ediyor.

Petrol fiyatlarının gelecekteki riskleri

Petrol fiyatlarının gelecekte yükselme riski devam ediyor. Çatışma uzamaya devam ederse veya başka arz kesintilerine yol açarsa, petrol fiyatları yükselebilir. Ayrıca, küresel ekonomik büyüme yavaşlarsa, petrol fiyatları baskı altında kalabilir.

Uluslararası rezervler, bir ülkenin dış borç ödemelerini gerçekleştirmek ve ekonomik istikrarı korumak için önemli bir kaynaktır. Rusya’nın rezervlerindeki düşüş, ülkenin ekonomik krize sürüklenmesi ihtimalini artırıyor.

Rusya’nın uluslararası rezervlerindeki düşüş, aşağıdaki nedenlerden kaynaklanıyor:

• Ukrayna’daki savaş: Batılı ülkeler, Rusya’yı Ukrayna’ya yönelik saldırıları nedeniyle yaptırım altına aldı. Bu yaptırımlar, Rusya’nın dış ticaretini ve uluslararası finans piyasalarına erişimini kısıtladı. Bu durum, Rusya’nın rezervlerini azaltmasına yol açtı.
• Petrol ve doğalgaz fiyatlarındaki düşüş: Rusya, petrol ve doğalgaz ihracatından önemli ölçüde gelir elde ediyor. Ancak, küresel petrol ve doğalgaz fiyatlarındaki düşüş, Rusya’nın gelirlerini azalttı. Bu durum, ülkenin rezervlerini azaltmasına yol açtı.

Rusya’nın uluslararası rezervlerindeki düşüş, ülkenin ekonomisi üzerinde aşağıdaki olumsuz etkileri yaratabilir:

• Ekonomik büyümenin yavaşlaması: Uluslararası rezervler, bir ülkenin ekonomik istikrarı korumak için önemli bir kaynaktır. Rezervlerdeki düşüş, ülkenin ekonomik istikrarını zayıflatabilir ve ekonomik büyümeyi yavaşlatabilir.
• Enflasyonun artması: Rezervlerdeki düşüş, ülkenin dış borç ödemelerini zorlaştırabilir. Bu durum, yabancı para birimlerine olan talebi artırabilir ve enflasyonun artmasına yol açabilir.
• İşsizliğin artması: Ekonomik büyümenin yavaşlaması ve enflasyonun artması, işsizliğin artmasına yol açabilir.

Rusya’nın uluslararası rezervlerindeki düşüş, ülkenin ekonomik krize sürüklenmesi ihtimalini artırıyor. Rusya, rezervlerini artırmak için petrol ve doğalgaz ihracatını artırmaya ve dış borç ödemelerini azaltmaya çalışabilir. Ancak, bu önlemlerin Rusya’nın ekonomisini krizden kurtarması mümkün olmayabilir.