Ticaret Bakanlığı’nın açıkladığı verilere göre, ‘Kooperatiflerin Desteklenmesi Programı’ kapsamında 34 ilde 63 kooperatife toplam 13,6 milyon TL hibe desteği sağlanacak. Bu destekle, kooperatiflerin üretim kapasiteleri artacak, istihdam edilecek ve sektörlerine önemli katkılar sunacaklar.

Projelerin Kapsamı

Hibe desteği alan projeler, ağırlıklı olarak makine ve ekipman alımı ile nitelikli personel istihdamı konularını kapsıyor. Bu sayede kooperatifler, üretim süreçlerini modernize edecek ve rekabet güçlerini artıracaklar.

Destek Kriterleri

Hibe destekleri, kooperatiflerin projelerinin üretim ve istihdama katkıları, sektörleri ve bulundukları iller gibi kriterler göz önünde bulundurularak belirlendi. Bu sayede, daha fazla kooperatife ulaşılması ve sektörel denge sağlanması amaçlandı.

Yılın Genel Değerlendirmesi

Bakanlık tarafından yıl genelinde 55 ilde 147 kooperatife toplam 34 milyon TL’yi aşkın hibe desteği verildiği açıklandı. Bu destekler, kooperatiflerin güçlenmesine ve kırsal kalkınmaya önemli katkılar sağladı.

Kooperatiflerin Önemi

Kooperatifler, üyelerinin ekonomik ve sosyal refahını artırmayı amaçlayan demokratik kuruluşlardır. Bu kuruluşlar, üyelerine ortak karar alma, kaynak paylaşımı ve pazarlama gibi konularda önemli avantajlar sağlar. Devletin kooperatiflere verdiği destekler, bu kuruluşların daha da güçlenmesine ve ekonomimize önemli katkılar sunmasına olanak tanır.

Ticaret Bakanlığı’nın kooperatiflere verdiği destekler, Türkiye ekonomisinin önemli bir parçası olan bu kuruluşların daha da gelişmesini sağlayacaktır. Bu sayede, kırsal kalkınma hızlanacak, istihdam artacak ve ülkemizin üretim gücü güçlenecektir.

Irak, Birleşik Krallık ve ABD Başta Olmak Üzere Birçok Ülkeye İhracat

Sektörün en büyük pazarları arasında Irak, Birleşik Krallık ve ABD yer alıyor. Özellikle ABD’ye yapılan ihracatta yüzde 23,55’lik önemli bir artış yaşanması dikkat çekiyor. Bu durum, Türk ürünlerinin kalite ve tasarım olarak dünya pazarlarında kabul gördüğünün bir göstergesi.

Sektörün Başarısının Sırrı Nedir?

Sektörün bu başarısının ardında yatan birçok faktör bulunuyor. Bunlar arasında;

• Üreticilerin istikrarlı çalışmaları: Sektördeki üreticiler, dünya genelindeki ekonomik dalgalanmalara rağmen üretim ve ihracata odaklanarak istikrarlı bir büyüme sağladılar.
• Uluslararası tanıtım faaliyetleri: Katılım sağlanan fuarlar ve ticaret etkinlikleri sayesinde Türk ürünleri dünya pazarlarına daha iyi tanıtılıyor.
• Kaliteli ürünler: Türk mobilya, kağıt ve orman ürünleri sektörü, kaliteli ve şık tasarımlı ürünleriyle dünya pazarlarında rağbet görüyor.
• Devlet destekleri: Devletin sektöre verdiği destekler, üreticilerin daha rekabetçi hale gelmesine yardımcı oluyor.

Geleceğe İlişkin Hedefler

Sektör temsilcileri, 2023 yılı sonunda 8 milyar dolarlık ihracata ulaşmayı hedefliyor. Bu hedef doğrultusunda üreticiler, yeni pazarlara açılmak ve ürün çeşitliliğini artırmak için çalışmalarını sürdürüyor.

Sonuç olarak, Türkiye’nin mobilya, kağıt ve orman ürünleri sektörü, dünya genelinde yaşanan zorluklara rağmen istikrarlı bir büyüme göstererek önemli bir başarıya imza atmıştır. Sektörün bu başarısı, Türkiye ekonomisine önemli katkılar sağlamanın yanı sıra, ülkemizin üretim gücünü ve ihracat potansiyelini de ortaya koymaktadır.

Güneydoğu Anadolu Bölgesi, ekonomik göstergelerle dikkat çekmeye devam ediyor. Bölgeden yapılan ihracat, ağustos ayında 1 milyar doları aşarak önemli bir başarıya imza attı. Bu rakam, bölgenin ekonomik potansiyelinin ne denli yüksek olduğunu bir kez daha gözler önüne seriyor.

Sektörel Başarı Hikayeleri

Bölgenin ihracatında en büyük paya sahip olan Gaziantep, 851,7 milyon dolarlık ihracatıyla önemli bir başarıya imza attı. Makine halıları, pastacılık ürünleri ve plastikler gibi ürünler, bölgenin en çok ihraç ettiği ürünler arasında yer alıyor. Bu durum, bölgenin üretim kapasitesinin ve ürün çeşitliliğinin arttığını gösteriyor.

Küresel Pazarlarda Büyüyen Bir Güç

Güneydoğu Anadolu Bölgesi, ihracat yaptığı ülkeler açısından da dikkat çekiyor. Irak, ABD, Suriye ve İngiltere gibi ülkeler, bölgenin başlıca ihracat pazarları arasında yer alıyor. Bu durum, bölgenin küresel pazarlarda giderek daha fazla tanındığını ve tercih edildiğini gösteriyor.

Geleceğe Yönelik Hedefler

Bölgedeki ihracatçıların amacı, rekabet gücünü daha da artırmak ve yeni pazarlara açılmak. Bu doğrultuda, Ar-Ge çalışmalarına destek verilmesi, ürün çeşitliliğinin artırılması ve kalite standartlarının yükseltilmesi gibi konulara odaklanılıyor.

Sürdürülebilir Büyüme

Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nin ihracatındaki artış, bölgenin ekonomik kalkınmasında önemli bir dönüm noktası olarak değerlendiriliyor. Bu başarı, bölgedeki üreticilerin, ihracatçıların ve devlet desteklerinin bir araya gelmesi sayesinde elde edildi. Gelecek yıllarda da bu başarıların devam etmesi ve bölgenin Türkiye ekonomisine olan katkısının artması bekleniyor.

Sakarya, Türkiye’nin otomotiv endüstrisinin önemli merkezlerinden biri olarak öne çıkıyor. Son dönemde gerçekleştirdiği ihracat rakamları, ilin bu alandaki başarısını bir kez daha gözler önüne seriyor. Özellikle otomotiv sektöründeki güçlü performansı, Sakarya’yı Türkiye ekonomisine önemli katkılar sağlayan bir il haline getiriyor.

Yüzde 14,2’lik Artışla Rekor Seviyede İhracat

Sakarya, 2023 yılının ilk 7 ayında toplam 3 milyar 655 milyon 928 bin dolarlık ihracata ulaşarak, bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 14,2 oranında büyüme kaydetti. Bu etkileyici rakam, ilin ihracattaki istikrarlı yükselişini gösteriyor.

Otomotiv Sektörü Lider Konumda

Sakarya’nın toplam ihracatının büyük bir kısmı, otomotiv sektöründen geliyor. Bu sektör, 3 milyar 230 milyon 907 bin dolarlık ihracat ile ilin en büyük gelir kaynağı konumunda. Otomotiv sektöründeki bu güçlü performans, Sakarya’daki üretim tesislerinin verimliliği ve dünya pazarlarındaki talepteki artışa bağlanabilir.

Çeşitli Sektörlerde İhracat Artışı

Otomotiv sektörünün yanı sıra, çelik, kimyevi maddeler, iklimlendirme sanayi ve makine sanayi gibi sektörlerde de önemli ihracat rakamlarına ulaşıldı. Özellikle çelik sektöründeki yüzde 65,5’lik büyüme dikkat çekici. Bu durum, Sakarya’nın ihracatının sadece otomotive bağlı kalmayıp, farklı sektörlerde de genişlediğini gösteriyor.

Coğrafi Dağılım

Sakarya’nın ihracat yaptığı başlıca ülkeler arasında Fransa, Birleşik Krallık, Polonya, İspanya ve İtalya yer alıyor. Bu ülkelerdeki güçlü ekonomik ilişkiler ve lojistik avantajlar, Sakarya’nın ihracatını destekliyor.

Sonuç

Sakarya, otomotiv sektöründeki güçlü performansı ve diğer sektörlerdeki büyümesiyle Türkiye ekonomisine önemli katkılar sağlıyor. İldeki üretim tesislerinin verimliliği, nitelikli iş gücü ve güçlü lojistik altyapı, Sakarya’nın ihracatını destekleyen önemli faktörler arasında yer alıyor. Bu başarı, Sakarya’nın Türkiye’nin üretim üssü olma yolunda önemli adımlar attığını gösteriyor.

Yatırımın Detayları:

• Yatırım tutarı: 1 milyar dolar
• Üretim kapasitesi: Yıllık 150 bin araç
• Üretilecek araç türleri: Elektrikli ve şarj edilebilir hibrit otomobiller
• Oluşturulacak istihdam: 5 bin kişi
• Hedeflenen üretim tarihi: 2026 sonu

Neden Türkiye?

BYD, Türkiye’yi tercih etmesinin sebeplerini şu şekilde sıralıyor:

• Gelişen teknoloji ekosistemi
• Güçlü tedarikçi tabanı
• Olağanüstü konum
• Nitelikli iş gücü

Yatırımın Önemi:

Bu yatırım, Türkiye’nin otomotiv sektöründe önemli bir dönüşüm yaşamasını sağlayacak. Elektrikli araçlara geçiş sürecinde önemli bir rol oynayacak olan yatırım, Türkiye’yi bölgenin elektrikli araç üretim merkezi haline de getirebilir.

Yetkililerden Açıklamalar:

Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır, yatırımla ilgili yaptığı açıklamada şunları söyledi:

“Elektrikli araç ve batarya teknolojilerinde lider küresel marka BYD’nin ülkemize yatırım kararı almasından memnuniyet duyuyoruz. Bu yatırım kararı, Türkiye’nin yalnızca uluslararası yatırımlar için bir merkez değil, aynı zamanda bir inovasyon ve ileri yeşil teknoloji merkezi olma potansiyelini de vurgulamaktadır.”

BYD Yönetim Kurulu Başkanı Wang Chuanfu ise şunları kaydetti:

“Türkiye’nin eşsiz avantajları sayesinde, BYD’nin bu yeni üretim tesisine yaptığı yatırım, markanın yerel üretim yeteneklerini daha da geliştirmekte ve lojistik verimliliği artıracaktır. Bölgede yeni enerji araçlarına yönelik artan talebi karşılayarak Avrupa’daki tüketicilere ulaşmayı hedefliyoruz.”

BYD’nin Türkiye’ye yapacağı 1 milyar dolarlık yatırım, otomotiv sektöründe bir dönüm noktası olacak. Bu yatırımla birlikte Türkiye, elektrikli araç üretiminde önemli bir aktör haline gelecek ve bu alanda küresel pazarda önemli bir yer edinebilecek.

Çin’e Bağımlılıktan Kurtulma ve Yeni Fırsatlar:

Pandeminin neden olduğu tedarik zinciri kesintileri ve jeopolitik riskler, ülkeleri tek bir ülkeye olan bağımlılıklarının tehlikelerini fark etmeye itti. Bu durum, “Çin+1” stratejisinin temelini oluşturuyor. Bu strateji, üretimi ve yatırımları Çin dışındaki ülkelere de yayarak tedarik zincirlerini çeşitlendirmeyi ve jeopolitik riskleri azaltmayı amaçlıyor.

Türkiye’nin Avantajları:

Türkiye, “Çin+1” stratejisinde önemli bir rol oynayabilecek potansiyele sahip. Bu potansiyelin temelini oluşturan faktörler şunlardır:

• Jeopolitik Konum: Türkiye, Avrupa, Asya ve Afrika arasında kritik bir konumda yer almaktadır. Bu konum, Türkiye’yi üretim ve lojistik için ideal bir merkez haline getiriyor.
• Üretim Kapasitesi: Türkiye, son yıllarda sanayileşmede önemli bir yol kat etti ve birçok sektörde güçlü bir üretim kapasitesine sahip.
• AB ile Yakın İlişkiler: Türkiye, Avrupa Birliği ile Gümrük Birliği anlaşmasına sahiptir ve AB ile yoğun ticari ve siyasi ilişkilere sahiptir.

Türkiye’nin Karşılaştığı Zorluklar:

Türkiye’nin “Çin+1” stratejisinden tam olarak yararlanabilmesi için bazı zorlukları da aşması gerekiyor. Bu zorluklar şunlardır:

• Yatırım Ortamı: Türkiye’nin yatırım ortamını iyileştirmesi ve yabancı yatırımcıları daha fazla çekecek adımlar atması gerekiyor.
• Kalifiye İşgücü: Türkiye’de bazı sektörlerde kalifiye işgücü eksikliği sorunu yaşanmaktadır.
• Bürokrasi: Türkiye’deki bürokrasi karmaşık ve zaman alıcı olabilir. Bu durum, yatırımcılar için bir engel teşkil edebilir.

Türkiye, “Çin+1” stratejisinden önemli ölçüde yararlanabilecek potansiyele sahip. Doğru adımları atması halinde Türkiye, küresel tedarik zincirinde önemli bir rol oynayabilir ve ekonomisini önemli ölçüde büyütebilir.

Fiyat Hareketleri:

• Cuma günü 82,45 dolara kadar yükselen Brent petrolün varil fiyatı, günü 82,19 dolar seviyesinde tamamladı.
• Bugün saat 09.59 itibarıyla kapanışa göre yüzde 0,30 düşüşle 81,94 dolar oldu.
• Aynı dakikalarda Batı Teksas türü (WTI) ham petrolün varili 76,59 dolardan alıcı buldu.

Yükseliş ve Düşüş Faktörleri:

• Yükseliş:
  • Kızıldeniz’de devam eden gerginlik
  • Orta Doğu’daki çatışmalar
  • İsrail’in Gazze’ye saldırı planı
• Düşüş:
  • Yatırımcıların kar satışları
  • ABD’de petrol ve doğal gaz üretiminde artış beklentisi

Beklentiler:

• Bu hafta OPEC ve IEA’nın petrol piyasasına ilişkin aylık raporu yayımlanacak.
• Raporda üretime ve talebe dair verilerin fiyatlar üzerinde etkili olması bekleniyor.
• Brent petrolde gün içinde teknik olarak 82,13 ile 82,34 dolar aralığının direnç, 81,43 ile 81,29 dolar aralığının ise destek bölgesi olarak izlenebileceği belirtiliyor.

Gaziantep’te Ayakkabı Üretimi

Gaziantep’te ayakkabı üretimi, 19. yüzyıldan beri yapılıyor. Kentte, günümüzde 1200’ün üzerinde ayakkabı üreticisi bulunuyor. Bu üreticiler, yıllık 200 milyon çift ayakkabı üretiyor. Gaziantep’te ayakkabı üretiminde, 80 bin kişi istihdam ediliyor.

Gaziantep’te ayakkabı üretiminde, genellikle deri ve plastik malzemeler kullanılıyor. Kentte, toptan ve perakende ayakkabı satışı yapan çok sayıda mağaza da bulunuyor.

Gaziantep’in Ayakkabı İhracatı

Gaziantep’te üretilen ayakkabıların önemli bir kısmı, yurt dışına ihraç ediliyor. Kentin ayakkabı ihracatı, son yıllarda önemli bir artış gösterdi. 2022 yılında, Gaziantep’ten 150 milyon dolar değerinde ayakkabı ihraç edildi. Bu rakam, Türkiye’nin toplam ayakkabı ihracatının yaklaşık yüzde 15’ini oluşturuyor.

Gaziantep’in ayakkabı ihracatı, başta Avrupa ülkeleri olmak üzere, Orta Doğu, Afrika ve Asya ülkelerine yapılıyor.

Gaziantep’in Ayakkabı Sektöründe Gelecek Planları

Gaziantep Ayakkabıcılar Odası Başkanı Mehmet Emin İnce, kentin ayakkabı sektörünün daha da gelişmesi için çalıştıklarını söyledi. İnce, “Sektörümüzü önümüzdeki yıllarda dünyadaki rakip ülkelerle yarışabilir hale getirmeyi amaçlıyoruz. Bu konuda başarılı şekilde emin adımlarla ilerlemekteyiz.” dedi.

Gaziantep’te, ayakkabı sektörünün gelişmesi için eğitime de önem veriliyor. Kentte, ayakkabıyla ilgili eğitim kurumları açılıyor ve çeşitli eğitici etkinlikler düzenleniyor.

Gaziantep’te, ayakkabı ve terlik üretiminin yapılacağı yeni bir Organize Sanayi Bölgesi (OSB) de kurulacak. Bu OSB’yle, yeşil dönüşüm odaklı üretimin yapılarak ihracatın önemli derecede artması bekleniyor.

Devralma İşlemleri

Rekabet Kurulu tarafından onaylanan devralma işlemleri şu şekilde sıralanabilir:

• Global Terminal Hizmetleri AŞ’nin tek kontrolünün GTS Investments B.V. tarafından devralınması
• Cargo Partner Group Holding AG şirketlerinin tek kontrolünün Nippon Express Holdings Inc. tarafından devralınması
• Kocaeli Lastik Sanayi AŞ’nin tek kontrolünün, Maxis Girişim Sermayesi Portföy Yönetimi AŞ. Atlas Büyüme Sermayesi Girişim Sermayesi Yatırım Fonu ve Maxis Girişim Sermayesi Portföy Yönetimi AŞ. T-Fon Girişim Sermayesi Yatırım Fonu tarafından devralınması
• WT Microelectronics Co. Ltd. tarafından, Future Electronics Inc. hisselerinin tamamının devralınması
• Wittur International Holding GmbH’nin tek kontrolünün FS KKR Capital Corp. tarafından devralınması

Devralma İşlemlerinin Etkileri

Bu devralma işlemlerinin, Türkiye’nin lojistik, lastik, elektronik ve üretim sektörlerinde önemli etkileri olması bekleniyor.

• Lojistik sektöründe, Global Terminal Hizmetleri AŞ’nin devralınması, GTS Investments B.V.’nin Türkiye’deki lojistik faaliyetlerini genişletmesine olanak sağlayacak.
• Lastik sektöründe, Kocaeli Lastik Sanayi AŞ’nin devralınması, Maxis Girişim Sermayesi Portföy Yönetimi AŞ’nin lastik sektöründeki yatırımlarını artırmasına olanak sağlayacak.
• Elektronik sektöründe, WT Microelectronics Co. Ltd.’nin Future Electronics Inc.’i devralmasıyla, iki şirketin elektronik bileşen tedarik zinciri açısından sinerji yaratması bekleniyor.
• Üretim sektöründe, Wittur International Holding GmbH’nin Wittur International Holding GmbH’nin devralmasıyla, iki şirketin üretim teknolojisi alanındaki rekabet gücünün artması bekleniyor.

Ordu’da 1993 yılında fındığın yanında ek gelir sağlaması amacıyla dikilen kivi üretimi, yıllar içinde yaygınlaştı. 2019 yılında coğrafi işaret belgesi alan Ordu kivisinin rekoltesi, geçen yıllarda yaklaşık 9 bin ton civarındaydı. Ancak bu yıl hava şartları, hastalıklar ve zararlılar nedeniyle rekolte 5 bin, 5 bin 500 tona geriledi.

Buna rağmen, büyük kısmı yurt dışına ihraç edilen Ordu kivinin Ordu ili ekonomisine yaklaşık 100 milyon TL katkı sunması hedefleniyor.

Ordu kivisinin başarısı, üreticilerin özverili çalışmaları ve Ordu’nun iklim özelliklerinin kivi üretimine uygun olmasıyla açıklanıyor. Aroması ve lezzetiyle öne çıkan Ordu kivisinin, önümüzdeki yıllarda üretim ve ihracatının artması bekleniyor.